7 Ağustos 2009 Cuma

Ağustos'un 7'si, maalesef şu an yerinde değil kendisi...


Bugün lokma yedim, hoşuma gitti, meğer özlemişim... Dağıtanlar hangi niyetle hayır yapmışsa artık, o niyete hayır dua ettim. Hâttâ dudağımı yaladım, ve hâttâ üzerine serin serin su içtim...



Buzla pek sıkı-fıkıyız şu aralar; henüz aşk var diyemem ama zamanla olabilir, kısmettir, ne denir? Hem niye çekiyorsunuz ki kardeşim, çekmeyin, özel hayat saygı gerektirir!..



Klima sevmiyorum, yelpaze seviyorum. Delirtici Ağustos sıcaklarına karşı bu gayet Japon duruşum havalar serinleyene kadar devam edecektir, kamuoyuna saygıyla bildirilir...



Cep telefonu konuşmaları lüzûmsuzca uzadığında telefon ısınıyor, bir müddet sonra adamın kulağı pişiyor! Mümkünse hiç çalmasın, ille çalacaksa da mevzu her neyse kısaca özetlenip kapatılsın lûtfen. Ayrıca benim cep telefonu eski model, öyle 3 G'li falan değil, sûretimi naklen yayınlamak niyetinde değilim, yani kimse boşuna heveslenmesin. ''Aradığınız kişiye şu an ulaşılamıyor, ruhu artık kimbilir nerelerde dolaşıyor, paşa gönlünüz bilir, isterseniz daha sonra tekrar deneyin. Sinyal sesinden sonra öyle mesaj bırakmak falan da yok kardeşim, en iyisi siz boşuna beklemeyin...''

Hiç yorum yok: