22 Mayıs 2010 Cumartesi

Çelişkinin İspanyolcası...

Kahveyi çok severler, günün hemen her saatinde içerler. Boğa ise onları tanımlayan semboldür zaten... Hadi kahveyi tutkuyla içmelerini anladık ama İspanyollarla aramdaki en eski ve büyük problem: ''Herşeye sembol ettikleri boğaları neden güreştirip, sonra da öldürürler?!!!..''

Arkadaşım Manuela ayaklı nazar boncuğu vitrini gibi maşallah, üzerinde ne ararsan var, bende bile bu kadar nazar boncuklu zımbırtı yok valla:) Fotoğraflamadan duramadım bu yüzden...

Sol bileğimdeki kırmızılı göz boncuğu burada hediye edildi ve tarafımdan çok sevildi, arkadaşlarıma teşekkür ediyorum yeniden... Bugün hava fecî sıcak olduğundan gölge mekânlarda, kapalı alanlarda olmayı seçtik. Zaten saat 14.00/17.00 arası İspanya'da ''siesta'' vakti, sokaklarda bir Allah'ın kulu görülmez, tüm dükkânlar kapalıdır. Hayat 17.00'den sonra başlar yani. Burada hava ancak saat 22.00 civarı karardığından ve akşam yemeği de o saatlerde yendiğinden, ayrıca bu memlekette insanlar neredeyse hiç çay içmediğinden şu sıralar gene kahvenin suyunu ocağa koyma vakti. Yani; İspanya için artık bilmemkaçıncı kahve saati...

2 yorum:

Baturhan dedi ki...

Kahve demişken bana son aldığın %100 arap kahvem Nescafe Alta Rıca'm bitmesin diye göstermiş olduğum tüm gayretlerime ve başkalarından saklamalarıma rağmen sadece bir içimlik kaldı..:(
Bu kahve ve kavanozu dışardan bakılınca sıradan görünebilir ama ben onu her elime aldığımda seninle lojmanın bahçesinde karşılıklı oturmuş sohbet ederken buluyorum kendimi..
Sen iç İspanya'da kahveni, ne yapalım bizlerde İstiklal Caddesinde Mandabatmaz'a gideriz artık kahve içmeye..

Handan Demiralp dedi ki...

Ah benim canım arkadaşım; kıyamam ben sana, kahvelerin en güzelini alıp yollarım, üzülme bittiğine... Lâf aramızda Batos, buradaki dekorasyon dükkânlarında kulaklarını çınlata çınlata bir hal oldum, görmen gereken çok şey var. İnce ve basit fikirlerden yaratılmış harikalar ortasında, aklıma hep sen düşüyorsun. ''Aha'' diyorum, ''Batos olsaydı bunun anafikrini derhal alıp aynını uygulardı, hemi de daha güzelini yapardı...'' İşte böyle, hatıralar her zaman yüreğimde, gezip dolaşıyorum İspanya memleketinde. Daima özlemle, çok sevgimle...