26 Mayıs 2010 Çarşamba

Gracias faslı...

İspanya seyahatim müddetince hemen her fırsatta yanımda olan, ilgi alanıma giren bütün dükkanlara birlikte gittiğimiz, eğlenceli alış-verişler yaptığımız ve sevgili arkadaşım Baturhan Atabey'in deyimi ile ''kızsal mevzular''ı paylaştığımız, o İngilizcenin, ben ise İspanyolcanın kafasını-gözünü yara yara gayet de güzel anlaştığımız 50'sinin üzerindeki neşeli kız çocuğu canım Manuela'ya;

Geçtiğimiz Pazar  otomobilini ve tatil gününü bize tahsis ederek harika bir gün geçirmemizi sağlayan gönüllü rehberimiz, profesyonel dalgıç ve İzmir'li hemşehrim, nam-ı diğer ''Yosuncu'', sevgili Bülent Kükürtçü'ye;

Derin sohbetlere, bazen şen kahkahalara, bazen karşılıklı susmalara mekanlık eden, sabahları ayrı, geceleri ayrı güzelliğe bürünen, vaktimizin çoğunu geçirdiğimiz  bol çiçekli, mumlu, fenerli, küçük ama aslında tüm hayallerimizi  içine sığdıracak kadar büyük balkonumuza;

Veeeee; yaptığı nefis kahvelerle, seçip çaldığı müziklerle, su gibi İspanyolcasıyla, kendi tasarımı orijinal küfürleriyle, hiç eskimeyen ve eksilmeyen dostluğuyla bizi hem güldüren, hem düşündüren, arada tepesinin tasını da attırdığımız usta fotoğrafçı, sağlam okur, kendine özgü filozof, nam-ı diğer ''Hakancito'' ve asıl mesleğini yapmadığı için kendisi bu nitelemeyi  hiç kabul etmese de Dr.Hakan Gürsel'e bütün varlığımla teşekkür etmeyi borç bilirim. Bu kısa sürede hayatıma büyük anlamlar kattınız, iyi ki vardınız, iyi ki varsınız, hepinizi çok özleyeceğim veeee... Gerisini şimdi değil, sanırım bir zaman sonra söyleyeceğim. Hasta luego, muchas gracias amigos y amigas...

Hiç yorum yok: