9 Mayıs 2011 Pazartesi

Yıllar sonra, aynı yerde...

İşte gene Hatay-Antakya'da, şehrin en eskilerinden biri olan Affan Mahallesi'nde, Kuyulu Çıkmazı 7 numaralı evde... Bu defa orada olmayanlar ve bir daha artık hiç olmayacaklar var belki ama olsun, aradan neredeyse 15 uzun sene geçmiş olduğuna göre, benim için bu karenin adı ''yıllar sonra, aynı yerde''. Burası artık hayatta olmayan sevgili Pedro Amcamın evi, senelerdir üzerinden şifalı olduğuna inanılan bir yağ sızan Kutsal Meryem ikonasının bulunduğu köşe ve önünde de kardeşim... Herşey seneler evvel bıraktığım ve hatırladığım gibi, ama artık Pedro Amca yok ve ben de bu karede değilim. Evet, bu defa ben gidemedim ama çok sevdiğim, daha önce defalarca ziyaret ettiğim bu özel yere canlarımı gönderdim. Elbette asıl hikâyeyi sevgili Pedro Ketremizgil'den dinlemelerini çok isterdim, lâkin kısmet değilmiş, ne diyebilirim?:( 

O şansa ben sahip olmuştum, tekrarına hayat müsaade etmedi ama, kendisinin oğulları sevgili İbrahim ve İlyas Ketremizgil, gelinleri, torunları halen orada yaşıyorlardı ve bizimkilere bambaşka bir Antakya'yı, belki de hakiki Antakya'yı bu kez onlar gösterdi. Çok değerli kılavuzlukları, paylaştıkları anılar, aslında hiç tanımadıkları bu gezginlere ardına kadar açtıkları evlerine/hayatlarına/sırlarına dair kapılar ve her zamanki eşsiz misafirperverlikleri için ne kadar teşekkür etsem azdır, sağolsunlar. Onlardan bana ulaşan içten selâmlar yanında; uğuruna, şifasına her zaman inandığım ve hikâyesini daha evvel ''Tırmık İzi''nde yazdığım Kutsal Meryem'in yağı da çok sevindirdi beni:) Ve hâttâ; Pazar sabahı dikkatsizlik ederek yumurta pişirme makinesinin korkunç buharında haşladığım ve derhal buz uygulamama rağmen kabararak su toplayan sol elimin iki parmağına derhal yetişti, yanığın tarifsiz acısını aldı, şişi indirdi ve canımı çok yakan bu yanık vakasını anında unutturdu bana. Bu bir tedavi tavsiyesi değildir, derhal saldırmaya hazırlananlar boşa heveslenmesin bu yüzden, mevzu tamamen ''inanç''la ilgilidir, inanan inanır, inanmayan buna devam etmekte sonuna kadar serbesttir. En kısa zamanda inşallah ben de gideceğim ve ''yıllar sonra, aynı yerde'' bu defa ben de bir fotoğraf çektireceğim, üstelik son dört senedir bu boyutta değilse de, sevgili Pedro Amcamın o fotoğrafın bir yerlerinden gene bana gülümsüyor olduğunu bileceğim:) Zira Antakya'yı, Kuyulu Çıkmazı 7 numaradaki o evi, o harika insanları ve vaktiyle orada paylaştıklarımızı hakikaten çok özledim. Bu vesile ile, seyahatlerinden dönerken bana oraları ve özlediğim bütün bu şeyleri defne kokulu bir rûzgâr eşliğinde getiren çok sevgili ''olay yeri inceleme ekibi''me de bütün varlığımla teşekkür ederim...   

2 yorum:

Oya Kayacan dedi ki...

Yazının keyfini çıkara çıkara okudum. Senin uygulama bende kantaron yağı şeklinde uygulanır :)

Handan Demiralp dedi ki...

Ve aslında neyin faydası olacağına inanırsan seni o iyileştirir canım Annoya:)Gülümsediğini gördükçe, şiddetten, aymazlıktan, acımasızlıktan, her türlü düşmanlıktan yorulmuş yüreğim de öyle iyileşiyor işte. Sağolasın:)