27 Mayıs 2012 Pazar

Belki ufacık ama o kadar çok ki aslında...

 
''Güven''; hamuru elde yoğrulmuş, mayalanması için örtülüp sabırla beklenmiş, özenle, emekle pişirilmiş güzelim bir ekmek gibidir. Lâkin; iyi muhafaza edilmezse pek çabuk bayatlar. Bir defa bayatladı mı da; onu tazelemek için ne yapsanız nafile, artık asla eskisi gibi olmaz. Fırından ilk çıktığı zamanki tadı, lezzeti bir daha veremez size. Hani bazen; yorgunluk çöker insanın üzerine, ansızın uyku bastırır, kanepeye kıvrılıp biraz kestirmek ister ya, kısacık bir uyku arasından sonra uyandığında üşümesin diye usulca omuzlarına örtülmüş ceketi farketmek ''güven''dir meselâ. Nicedir unutmuşsanız bu hissi, bu kadarı bile hatırlatmaya yeter, içinde belli-belirsiz bir keder de olan sevinç yaşatır size, gülümsetir:) Öyle kocaman gösterilere ihtiyacı yoktur güvenin, bazen çok basit, ufacık şeylerin içindedir. Fırının kapağını açtığınızda hemen burnunuza dokunan o taze, bereketli, doyurucu ekmek kokusu gibidir.Ve size kendinizi iyi hissettirir, kesinlikle çok iyi hissettirir...

2 yorum:

Baturhan dedi ki...

:))))))))))))))))))

Handan Demiralp dedi ki...

Ne güldün hocam?:)