20 Aralık 2010 Pazartesi

İki ters, bir düz...

Bizim Oralet oğlan bildik kedisel kalıpları sevmez pek, bebeliğinden beri aynıdır, biraz farklıdır. Saflık çerçevesi içine ustalıkla gizlediği bir espri anlayışı, kısa hayatının mühim bir bölümünü kapsayan böbrek rahatsızlığından kaynaklanan mağduriyetine eklediği kurnazlığı ve artık meşhur olmuş ''sarı inadı'' vardır. Evin ''altın çocuğu'' kendi harfleri ve deneyimleriyle ''kediliğin el kitabı''nı adetâ yeniden yazmıştır. Hastalığı yüzünden çektiği fiziksel acılara bakarsak; aslında çok da haklıdır...

Yeni ev, yeni yıl, yeni hayat falan; ama Oralet gene aynı, bütün bu yeniliklere ve hayata tersten bakmayı sürdürüyor. Objektife de tersten bakıyor ve üstelik bir de göz kırpıyor:) Bu sarı oğlan kurallarla, kalıplarla, sınırlarla daraltılmış herşey ve bütün ezbere alışkanlıklar üzerinde düşünmemizi sağlıyor. Kedi suretinde bir sihirbaz o, iki ters, bir düz, hoop, abrakadabra, nedir bu mânasız telaş kardeşim, alt tarafı bir yıl daha bitiyor! Zaten ''zaman'' dediğiniz o şey sizin kendi uydurmanız değil mi, nedir yani, ne oluyor? Sanki sonsuz evren sizin bu ''yeni yıl-meni yıl'' dalganızı çok da sallıyor! Peh!.. diyor bana kalırsa... Bilmem? Bana üzerinde biraz  düşünmek lâzım gibi geliyor...

6 yorum:

handan dedi ki...

Oralet oğlana ve huylarına bayıldım! Bizde de var bir tane hayata aynen Oralet gibi bakan bir oğlan..Acaip eğlendiriyor insanı, acaip kalender..Bir de Oraletin kız olanı var ki Tarçın hanım, hayatımın en güzel hediyesi, ruhum benim. Evin en eskisi 16 yaşının verdiği sahiplenmeyle hayatı bize zindan etmeye çalışan Cabbar beyden fırsat bulduklarında ikisinin güç birliği bazen gözlerimi yaşartıyor.Cabbarın yalnızca bizi paylaşamamaktan kaynaklanan öfkesi ise kızmak yerine önünde saygı ile eğilmemizi gerektiriyor, öyle ya; insanlarda bile bazen olmayan bir vefayı bize yeniden yeniden öğrettiği için:))
İyi yıllar size.. Sağlıkla, huzurla, nar bereketiyle..

Handan Demiralp dedi ki...

Vefa ve sadakat değerli adaşım; bazen en yakınımızda olan insanlardan dahi göremediğimiz bu kıymetleri insanların ''hayvan lan alt tarafı!'' diyerek küçümsediği, çoğu defa yoksaydığı canlardan görebiliyor olmak düşündürücü elbette... İnsanların bir de kendi türlerini her koşulda ve her durumda öncelikli saymaları acaba hangi vazgeçilmezliğe dayandırılır, bu zihnimi hep meşgûl etmiştir benim... Çok teşekkür ediyor, ben de size ve canlarınıza sıhhatli, bereketli, dolu dolu bir yeni yıl diliyorum. Sevgilerimizle...

Lale Kuyucu Azak dedi ki...

Oralet'in şahsında hanenizin tüm saf ruhlarının topunun iki gözünün arasından öperim. Ben ki Feridun Führer'le b,le yakınlaşabilmiş bir misafirindim senin :P Hafta ortası gibi muhabbetlerimi bizzat sunmayı planlıyorum; ayrıca arayacağım tekrar. Sevgilerimizle

Handan Demiralp dedi ki...

Yaşasın, yaşasın, yaşasınnn:) Hoşgelirsin, bize mutluluk getirirsin, inşallah çabucak gelirsin. Öpücükler bizden hepinize Lâle'ciğim, bekliyoruz...

Adsız dedi ki...

ay severim ben bu göz kırmayı... ;)

Handan Demiralp dedi ki...

O da seni sever Cheetos'cuğum:) Öper ayrıca, ayaklarına bilem sürünür... Sevgilerle bizlerden...